top of page

Çocuğunuzun Matematikle olan Bağlarını Güçlendirebilecek "Math-ish" Yaklaşımı | Prof Dr. Jo Boaler Standford Üniversitesi


”-ish” eki kesinlikten uzak, yaklaşık bir anlam verir. Renklerde, saatlerde, sıfatlarda ve kişilik özelliklerinde yaygın olarak kullanılır. 💡


Örnek Cümle:


✅ “I'll see you at 5-ish.” (Seninle 5 gibi görüşeceğim.)

✅ “Her eyes were greenish-blue.” (Gözleri yeşilimsi maviydi.)


Matematik denilince aklınıza ne geliyor?


Çoğumuz için bu kelime, karmaşık formüller, kesin cevaplar ve okul sıralarında zorlandığımız anılarla dolu. Ancak Stanford Üniversitesi profesörü Jo Boaler gibi eğitimciler, bu dar bakış açısını değiştirmeyi hedefliyor. "Math-ish" adını verdiği yenilikçi yaklaşımla, matematiğin aslında ne kadar esnek, yaratıcı ve hayatımızın tam merkezinde olduğunu gösteriyor.


ree

Bu makalede, "Dünyada Matematik" kavramını inceleyecek; sayıların kültürel zenginliğinden veri okuryazarlığının kritik önemine kadar matematiğin şaşırtıcı yüzlerini keşfedeceğiz.



Math-ish Nedir? Matematiksel Çeşitliliğin Gücü


Math-ish, matematiği günlük yaşamda farklı insanlar için çeşitli şekillerde anlama ve kullanma yaklaşımıdır. Bu kavram, matematiğin sadece tek bir doğru yolu olmadığını, aksine farklı düşünme ve görme biçimlerini kucakladığını savunur.


Bu noktada matematiksel çeşitlilik devreye girer. Bu, yalnızca farklı kültürlerin matematiğe katkılarını takdir etmek değil, aynı zamanda bir probleme farklı açılardan yaklaşan bireylerin değerini anlamaktır. Araştırmalar, bu tür bir çeşitliliğin problem çözme, etkili işbirliği ve genel başarıyı önemli ölçüde artırdığını göstermektedir.



Sayıların Zengin ve Küresel Tarihi


Sayılar ve matematiksel sistemler tek bir kültürün icadı değildir; binlerce yıllık kolektif bir insanlık mirasıdır.



  • İlk Kayıtlar: Bilinen en eski sayısal kayıtlardan bazıları, 10.000 yıldan daha eskiye dayanan Brezilya Amazonu'ndaki bulgulardır.


  • Ishango Kemiği: Kongo'da bulunan ve 20.000 yıllık olduğu düşünülen bu kemik, üzerinde asal sayıları ve ondalık sistemi anımsatan çentikler barındırır.

The Mathematics Department of The State University of New York at Buffalo. They are created and maintained by Scott W. Williams Professor of Mathematics
The Mathematics Department of The State University of New York at Buffalo. They are created and maintained by Scott W. Williams Professor of Mathematics
  • Cebirin Doğuşu: MÖ 1800-1600 yıllarında Sümerler ve Babilliler, cebiri ilk kullanan medeniyetlerdi.


  • Sıfırın İcadı: Bugün kullandığımız sayı sisteminin temel taşı olan sıfır, Hindistan'da icat edildi.


  • 24 Saatlik Zaman: Zamanı ölçmek için kullandığımız 24 saatlik sistem, Eski Mısır'daki güneş saatlerine dayanır.


Bu tarihsel yolculuk, matematiğin evrensel bir dil olduğunu ve her kültürün bu dile kendi kelimelerini eklediğini gösteriyor.



Sayı Hissi ve Görsel Matematiğin Önemi


Sayılarla daha derin bir bağ kurmanın en etkili yollarından biri, onları görsel ve fiziksel olarak deneyimlemektir. Sayı hissi (Number Sense), sayıların büyüklüklerini, ilişkilerini ve işlemlerin sonuçlarını sezgisel olarak anlama yeteneğidir.


  • Cuisenaire Çubukları: Bu renkli çubuklar, çocukların sayıları somut nesneler olarak görmelerini ve aralarındaki ilişkileri (toplama, çıkarma, katlar) fiziksel olarak keşfetmelerini sağlar.


  • Brent Yorgey'in Sayı Görselleri: Sayıların içsel yapılarını ve desenlerini ortaya çıkaran bu görseller, matematiği estetik bir deneyime dönüştürür. Örneğin, 3'ün katları üçgenler, 7'nin katları yedi kenarlı şekiller ve kare sayılar (4, 9, 16) adlarına yakışır şekilde kareler olarak resmedilebilir.



"Ish" Sayılar: Tahmin Etmenin Değeri


Günlük hayatta kullandığımız sayıların çoğu aslında kesin değildir. Onlar "ish" (kesinlikten uzak, yaklaşık) sayılardır, yani yaklaşık tahminlerdir.


  • "Kaç yaşındasın?"

  • "Hava sıcaklığı kaç derece gibi?"

  • "Yolculuk ne kadar sürer?"


Bu sorulara verdiğimiz cevaplar genellikle yuvarlak ve tahmini sayılardır. Tahmin yeteneği, özellikle iş dünyasında hızlı karar alması gereken profesyoneller için kritik bir beceridir. Herhangi bir hesaplama yapmadan önce "ish bir cevap" düşünmek, hem sayı hissini geliştirir hem de mantıksız sonuçlara ulaşmanızı engeller.



Veri Okuryazarlığı: Modern Dünyanın Olmazsa Olmazı


İçinde yaşadığımız çağ, bir veri çağıdır. 2020 yılında dünyadaki veri bitlerinin sayısının, evrendeki yıldızların sayısından 10 kat fazla olduğu tahmin ediliyordu. Bu ortamda veri okuryazarlığı, herkes için temel bir beceri haline gelmiştir.


Veri bilimi, %30'un üzerinde bir artışla en hızlı büyüyen mesleklerden biridir. Öğrencilerin ve bireylerin temel veri türlerini anlaması kritik önem taşır:


  • Kategorik Veri: Niteliksel özellikler (ör: favori renkler, memleket).

  • Sürekli Veri: Ölçülebilen ve herhangi bir değer alabilen veri (ör: boy, kilo, sıcaklık).

  • Kesikli Veri: Sadece tam sayılarla ifade edilebilen veri (ör: kardeş sayısı, sahip olunan araba sayısı).


Verileri anlama, yorumlama ve sorgulama becerisi, bizi yanlış bilgilendirmeden korur ve daha bilinçli kararlar almamızı sağlar.



Doğrusal İlişkiler: Korelasyon Nedensellik Değildir!


Doğrusal modeller, iki değişken arasındaki ilişkiyi anlamamıza yardımcı olur. COVID-19 pandemisi sırasında vaka sayılarının artışını veya azalışını gösteren grafikler, doğrusal modellere iyi bir örnektir.


Ancak burada dikkat edilmesi gereken en önemli tuzaklardan biri, korelasyon ile nedensellik arasındaki farktır. İki şeyin birlikte artıp azalması, birinin diğerine neden olduğu anlamına gelmez.


ree

  • Klasik Örnek: Dondurma satışları ile köpekbalığı saldırıları arasında güçlü bir pozitif korelasyon vardır. Ancak dondurma yemek köpekbalığı saldırısına neden olmaz. Her ikisini de etkileyen gizli bir karıştırıcı değişken vardır: Güneşli ve sıcak hava.

Bu ayrımı anlamak, istatistikleri ve haberleri doğru yorumlamak için hayati bir beceridir.



Sonuç: Matematiği Yeniden Düşünmek


Jo Boaler'in "Math-ish" yaklaşımı ve "Dünyada Matematik" perspektifi, bize matematiğin katı kurallar ve ezberden ibaret olmadığını hatırlatır. Matematik; esnek, çeşitli, kültürel olarak zengin ve hayatın her alanına dokunan canlı bir alandır.


Üniversite öğretim üyelerinin en önemli bulduğu üç temel alan olan sayı hissi, veri okuryazarlığı ve doğrusal ilişkiler, geleneksel matematik müfredatının ötesine geçerek öğrencilere 21. yüzyılın yetkinliklerini kazandırır. Matematiğe bu kapsayıcı ve anlamlı pencereden bakmak, herkesin matematikle daha pozitif bir ilişki kurmasının kapısını aralar.


Yazar Hakkında


Ekrem BAŞARI, eğitim teknolojileri ve gamification temelli öğrenme alanlarında uzmanlaşmış bir stratejik eğitim danışmanıdır. Özellikle K12 çağındaki çocukların öğrenme motivasyonunu artırmaya yönelik projeler geliştirir. Türkiye'de ve globalde çeşitli özel kurumlarla çalışarak yüzlerce öğrenciye ulaşan Ekrem BAŞARI, aynı zamanda matematiksel düşünmenin küçük yaşta nasıl şekillenmesi gerektiği üzerine içerikler üretir. Kurucusu olduğu Matematik KULÜBÜ üye öğrencileriyle, ortaokul çağındaki kardeşi ve yeğenleriyle geçirdiği zamanlar, hem akademik hem de pedagojik perspektifine sahada derinlik kazandırır. Öğrenmenin bir oyun gibi hissettirilmesi gerektiğine inanır; bu yüzden hazırladığı programlar, çocukların merakını ve içsel motivasyonunu tetikleyecek şekilde tasarlanır.

 
 
 

Comments


bottom of page